Bilgi Teknolojilerinin Ülkelerin Gelişimine Katkıları Yadsınamaz

BTK Başkanı Dr. Ömer Fatih Sayan, TÜBİSAD’ın düzenlediği programda konuştu. Başkan Sayan konuşmasında, bilgi teknolojilerinin dönüştüren gücüne dikkat çekti.

Bilişim Sanayicileri Derneği tarafından bu yıl yedincisi hazırlanan “TÜBİSAD Bilgi ve İletişim Teknolojileri Sektörü 2017 Pazar Verileri” ve beşincisi hazırlanan "TÜBİSAD Türkiye’de 2017 e-Ticaret Pazar Büyüklüğü" adlı program İstanbul’da düzenlendi. Video konferans yöntemiyle bağlanan Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanı Dr. Ömer Fatih Sayan,  bilgi teknolojileri alanında yaşanan değişimlerle alakalı konuştu.

Geçmişte bilim kurgu filmlerine konu olan olay ve olguların günümüzde gerçeğe dönüştüğünü söyleyen Sayan, 4. Endüstri devrimi olarak adlandırılan bu yeni dönemde; küresel değer zincirinin köklü bir şekilde değiştiğine, yeni işletme ve iş yapış modellerinin ortaya çıktığına, çok sayıda farklı disiplinin teknoloji aracılığıyla birbirleriyle yakınsadığına ve bu değişime adapte olamayanların gelişmişlik yarışında geride kaldıklarına şahit oluyoruz. Şüphesiz bu değişim sadece akıllı, birbirine bağlı makine ve sistemlerden ibaret değil. Aksine çok daha geniş bir kapsama alanına sahip olacak. Gen sıralamasından nano-teknolojilere, yenilenebilir enerjiden, kuantum bilgi işlemeye kadar pek çok alanda baş döndürücü gelişmeler yaşanıyor. Bu teknolojilerin fiziksel, sayısal ve biyolojik sahalarda birbiriyle etkileşimi daha önce şahit olmadığımız ölçekte büyük gelişmelerin de habercisidir” şeklinde konuştu.

Bilgi teknolojilerinin ülkelerin gelişmesine, ekonomisine, kalkınmışlık düzeyine ve eğitim sistemlerine katkılarının yadsınamaz bir gerçek olduğunu vurgulayan Başkan Sayan, “Refah seviyesi yüksek ülkeler arasında yer almanın yolu, kuşkusuz teknoloji üretmekten geçiyor. Teknoloji üretmek yolunda en önemli adım ise kullanılan sistem ve cihazların yerli ve milli imkânlarla geliştirilebilmesini sağlayabilmek olarak karşımıza çıkıyor. Bu konu sektörümüz için en önemli gördüğümüz konuların başında geliyor. BTK olarak yetkilendirdiğimiz işletmecilere yapacakları yatırımlarda azami ölçüde yerli kaynakları kullanması konusunda çeşitli yükümlülükler getiriyoruz. 2015 yılında gerçekleştirdiğimiz 4.5G yetkilendirmesinde ihaleyi kazanan firmalara şebekeye ve haberleşme hizmetlerine ilişkin yapacağı donanım ve yazılım gibi nitelikli harcamalarının, belirli bir orandaki kısmını KOBİ’lerimizin Türkiye’de üretmiş olduğu ürünlerden, belirli bir kısmını ise yerli malı belgesine sahip ürünlerden karşılamasına ilişkin yükümlükler getirdik. ULAK projesinde üretilen baz istasyonumuz 4.5G ticari şebekelerinde kullanılabilecek seviyeye geldi ve işletmecilerimiz sipariş verdiler” ifadelerini kullandı.

Toplam bilgi birikiminin doğrusal olarak değil, geometrik olarak artmaya başladığını belirten Sayan,  “Bir örnek vermek gerekirse 2017 yılında 11 exabyte olan aylık mobil veri trafiğinin 2021 yılında aylık 49 exabyte’a çıkması bekleniyor. Büyük veri her geçen gün kullanım alanını arttırıyor ve yeni fırsatlara yol açıyor. Büyük verinin tetiklediği yapay zekâ, makine öğrenmesi, robotik uygulamalar ve siber güvenlik konuları ise her geçen gün daha önemli bir hale geliyor” dedi.

5G Bambaşka Deneyimlere Yol Açacak

Sayan 5G ile ilgili de konuştu. 5G’nin getireceği yüksek hız ve düşük gecikme sürelerinin çok daha fazla sayıda makinenin karşılıklı haberleşmesine imkân sağlayacağını dile getiren Sayan, “Bu gelişim ise yapay zekâ ve otomasyon uygulamalarını etkileyerek çok daha farklı boyutlarda deneyimlere yol açacaktır. Önümüzdeki yıllarda ulaşımdan sağlığa, eğitimden eğlenceye dikey sektörler olarak adlandırdığımız pek çok alanda 5G’nin getireceği kapasite artışı sayesinde hayatımızı kolaylaştırıcı daha zengin içerikli uygulama örneklerini tecrübe ediyor olacağız. BTK olarak bu sürece yerli ve milli imkânlarla mümkün olduğunca hazır olabilmek için Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığımız himayesinde 5GTR Forumu kurduk. 5GTR Forumu bünyesinde yer alan çalışma grupları ülkemizin ilerleyen teknolojide etkin bir rol üstlenmesi ve ülkemizin 5G ve ötesinde öncü konularının belirlenmesi amacıyla çalışmalarını yürütüyor. Teknolojiyi takip eden ülkeler yerine teknolojiye yön veren ve üreten ülkeler arasında yer almak için 5G’nin getireceği fırsatlardan yararlanmalı, sürekli olarak gelişime ve değişime ayak uydurmalıyız” açıklamalarında bulundu.

Sayısal çağın en önemli bileşenlerinden birinin siber güvenlik olduğuna dikkat çeken Sayan, “Ülkemiz olarak bu saldırılara karşı, BTK bünyesinde kurulmuş olan Ulusal Siber Olaylara Müdahale Merkezi (USOM) ve ilgili diğer paydaşlarımızla birlikte önlem alıyoruz. Siber güvenlikte tamamen kendi ürünümüz olan, yerli ve milli imkânlarla geliştirdiğimiz AVCI, AZAD ve KASIRGA yazılımlarıyla önleyici gücümüze güç kattık. Operasyonel faaliyetlerde artan sayılar bunun en önemli göstergesi. 2016 yılı sonu itibariyle toplam 544 olan Siber Olaylara Müdahale Ekibi yani SOME sayısı, hâlihazırda 933’e çıktı. 2018 yılı sonuna kadar, siber güvenlik alanında yeterliğimizi daha da artırmak amacıyla; kapasite inşası, teknolojik tedbirlerin alınması, etkin koordinasyonun sağlanması ile kritik altyapı ve verilerin korunması hususlarında çalışmalarımız devam edecektir” dedi.

Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu olarak bilgi teknolojileri alanında yaşanan gelişmelerin devam ettiği süreci kolaylaştırmak amacıyla ülkemiz haberleşme sektörünü sürekli gözlem altında tuttuklarını belirten Sayan, “Sektörden aldığımız ham veriyi içeriği zengin bilgiye çevirerek paydaşlarımızla mümkün olan en çabuk şekilde paylaşmaya çalışıyoruz. Bu amaca yönelik olarak Üç Aylık Pazar Verileri Raporu ve Yıllık İl İstatistik Bülteni gibi periyodik çalışmalara ek olarak yeni teknolojileri ve trendleri inceleyen araştırma raporlarımızla da kamuoyunu bilgilendirme görevimizi yerine getirmeye devam ediyoruz” sözlerine yer verdi.

Başkan Sayan, konuşmasında şu bilgilere de yer verdi: “2017 yılı sonu itibariyle; İşletmecilere verilen yetkilendirme sayısı bir önceki yıla göre %4,4 artarak 801 oldu. İşletmeciler tarafından elde edilen toplam gelir bir önceki yıla göre %12,6 artarak 51,1 milyar TL oldu. İşletmeciler tarafından yapılan toplam yatırım bir önceki yıla göre %9,8 artarak 8,2 milyar TL oldu. Mobil abone sayısı 78 milyona yaklaştı. Bu abonelerin 64,6 milyonu 1 Nisan 2016’da başlayan 4.5G hizmetine geçiş yaptı. 4,5G hizmetini aktif olarak kullananların sayısı 30 milyonu aştı. Yakın gelecekte büyük bir sayıya ulaşacağı düşünülen makineler arası iletişim (M2M) abone sayısı 4,5 milyona ulaştı. Fiber altyapı uzunluğu 2017 sonunda bir önceki yıla göre %11,6 artarak 325 bin km’ye erişti. Geniş bant abone sayısı yaklaşık 69 milyonu buldu. Bu abonelerin yaklaşık 57 milyonu mobil geniş bant abonesiyken kalanı sabit geniş bant abonesi oldu. Mobil geniş bant kullanımı 2010 yılında aylık 0,2 GB iken, 2017 son çeyreği itibariyle 17 kat artarak aylık 3,5 GB’a çıktı, aynı dönemler için sabit geniş bant aylık ortalama kullanımı ise 14 GB’den yaklaşık 6,5 kat artarak 91 GB’a çıktı.”

TÜBİSAD ve diğer sivil toplum kuruluşlarının sektörümüzle ilgili yapmış oldukları her türlü çalışmanın bilginin içeriğini de daha kaliteli hale getirdiğine vurgu yapan Sayan, “Bu yıl yedincisi hazırlanan “TÜBİSAD Bilgi ve İletişim Teknolojileri Sektörü 2017 Pazar Verileri” ve beşincisi hazırlanan "TÜBİSAD Türkiye’de 2017 e-Ticaret Pazar Büyüklüğü" raporlarını önemsediğimizi ifade etmek istiyorum. Söz konusu raporların sektörümüz için çok değerli bilgiler içermekte olduğunun bilinciyle hem TÜBİSAD hem de ilgili diğer sivil toplum kuruluşları tarafından hazırlanan benzeri çalışmaların sayısının artmasını gönülden temenni ediyorum” sözleriyle konuşmasını noktaladı.