Blok Zincir Teknolojisi BTK’da Konuşuldu

11. Uluslararası Bilgi Güvenliği Ve Kriptoloji Konferansı Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu ev sahipliğinde yapıldı.

Geleneksel olarak düzenlenen Bilgi Güvenliği Ve Kriptoloji Konferansı’nın 11’incisinde, block zincir teknolojisi masaya yatırıldı. Programa, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Bakan Yardımcısı Dr. Ömer Fatih Sayan, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanı Ömer Abdullah Karagözoğlu, Bilgi Güvenliği Derneği Başkanı Ahmet Hamdi Atalay, akademisyenler, sektör temsilcileri ve öğrenciler katıldı.

Blok zinciri teknolojisinin son günlerde konuşulan en önemli konulardan biri olduğunu hatırlatarak konuşmasına başlayan BTK Başkanı Ömer Abdullah Karagözoğlu, “Hayatımıza kripto paralarla giren blok zincir teknolojisi, aslında gelecekte birçok sektörü derinden etkileyerek, çok farklı kullanım alanlarına sahip olacak. Bugün dünya genelinde birçok şirketin bu alana yatırım yaptığını ve her geçen gün blok zincir temelli yeni teknolojiler geliştirdiklerini görüyoruz. Özellikle günümüz geleneksel yöntemlerinin temelini oluşturan, merkezi yapıların tersine, dağıtık bir yapı sunan blok zincir teknolojisi, bu özelliği ile tüm dünyaya daha güvenli bir altyapı vadetmektedir. Öte yandan, aynı dağıtık yapının getirdiği bir başka avantaj da, bu yapılar üzerinde depolanan verilerin tüm yapı üzerinde paylaşılarak doğrulanabilir ve şeffaf olmasını sağlamasıdır. Günümüzde bilgi ve iletişim teknolojilerinde yaşanan gelişmeler elbette blok zincir ile sınırlı değil. Yapay zekadan büyük veriye, nesnelerin internetinden makineler arası iletişime kadar daha pek çok yeni kavramla tanışıp çok kısa bir süre içerisinde bu kavramların hayatımızın tam da merkezine oturduğunu görüyoruz. Öyle ki, bütün bu teknolojiler hemen her alanda gün geçtikçe yaygınlaşmakta, bizler için gündelik yaşamın rutin ve olağan bir parçası haline gelmektedir” şeklinde konuştu.

Başkan Karagözoğlu: Siber Güvenlik Stratejileri Her Geçen Gün Daha Kritik Hale Geliyor

Bilgi ve iletişim teknolojilerinin birtakım riskleri de beraberinde getirdiğini ifade eden Karagözoğlu “Siber saldırganlar geçmişte olduğu gibi günümüzde de, geliştirilen ürün ya da hizmetlerin kararlılığını sınamakta ve en ufak bir zayıf noktayı kullanarak zarar vermeyi amaçlamaktadır. Bu noktada, siber güvenlik stratejilerinin her geçen gün daha da kritik hale geldiğini görmekteyiz. Günümüzdeki siber güvenlik teknolojilerinde yaşanan gelişmelere baktığımızda analitik yapay zeka ve makine öğrenimini kullanan siber tehdit tespit ve önleme sistemlerine yatırımlar yapılmaya başlandığını görmekteyiz. Bu iki kavrama ilave olarak da “otomasyon”un öne çıktığını görüyoruz. Büyük veri üzerinde yapay zeka ve makine öğrenmesiyle tespit edilen siber tehditlerin, otomasyon sistemleriyle hızlıca önlenebilmesi, bütüncül bir siber güvenlik stratejisinin önemli bir kısmını oluşturmaktadır” ifadelerini kullandı.

Başkan Karagözoğlu, BTK olarak, bünyelerinde faaliyet gösteren Ulusal Siber Olaylara Müdahale Merkezi aracılığıyla, ulusal siber güvenliğin sağlanmasına ilişkin faaliyetlerin ülkedeki tüm paydaşlarla koordinasyon içerisinde kesintisiz olarak sürdürüldüğünü de sözlerine ekledi.

Bakan Yardımcısı Sayan: Blok Zincir ile İlgili Çalışmalar Önemli Bir Gelişme

Son dönemde büyük veri, yapay zeka, nesnelerin interneti, artırılmış gerçeklik, blok zinciri ve kuantum bilgisayar gibi kavramlarla daha çok karşılaşmaya başladığımızın altını çizen Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Bakan Yardımcısı Dr. Ömer Fatih Sayan da konuşmasına “Bu konferansın ana temasını oluşturan blok zinciri özellikle son birkaç yıldır üzerinde çokça konuştuğumuz konuların başında geliyor. Blok zincirini en genel manada şifrelenmiş işlem takibi sağlayan dağıtık veri tabanı olarak tanımlayabiliriz. Zincirleme bir modelle inşa edilen, takip edilebilen ama kırılamayan blok zinciri, günümüzde bankacılık ve finans uygulamalarında kullanılan yaygın bir teknoloji haline gelmiş durumda. Bir merkeze bağlı olmaksızın işlem yapmaya izin veriyor, işlemler direkt olarak alıcı ile satıcı arasında ve güvenli bir şekilde gerçekleştirebiliyor” sözleriyle başladı.

Yapılan araştırmaların 2022 yılı itibarıyla bankaların blok zinciri kullanması durumunda masraflarını 15-20 milyar dolar azaltabileceğine dikkat çeken Sayan, “Blockchain teknolojisi pazarının 2024 yılına kadar 9.6 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Blok zincirinin başlı başına bir güvenlik aracı olarak kullanılmaya başlandığını söyleyebiliriz. Örneğin, geleneksel altyapılarda bir bilgisayarın hacklenmesi bir şirkete ya da kuruma hem maddi hem manevi anlamda ciddi zarar verebilir. Fakat blok zinciri teknolojisi kullanıldığı takdirde tüm bilgiler birçok bilgisayar dağıtılmış olarak parçalar halinde toplanacağı için saldırganların anlamlı bir bilgiye ulaşmasını oldukça zorlaştırmaktadır. Ülkemizde de bu teknolojiye yatırım yapan şirketlerin olmasını ve çeşitli kurumlarımızda blok zinciri araştırma laboratuvarlarının kuruluyor olmasını önemli bir gelişme olarak değerlendiriyoruz” dedi.

Bakan Yardımcısı Sayan: Siber Güvenlik Artık Milli Güvenliğin de Bir Parçası

Günümüzdeki bilgisayarların işlem kapasiteleri ile kırılması ya da çözülmesi mümkün olmayan bu şifreleme metotlarının, kuantum bilgisayarların geliştirilmesiyle birlikte ciddi bir tehdit altında olacağını kaydeden Bakan Yardımcısı Sayan, siber güvenlik konusuna da bir kez daha dikkat çekti. Sayan, “Siber güvenlik artık Milli Güvenliğin bir parçası ve milletlerin refahını etkileyen büyük bir faktör haline gelmiştir. Çoğu ülkede kara, deniz, hava ve uzayın yanı sıra siber uzay da artık askerî harekât alanı olarak görülmektedir. Dünyadaki gelişmelerle birlikte bilgi teknolojileri alanında yerli ve milli çözümleri geliştiren, üreten ve ihraç eden ve kendine yeten bir Türkiye olmak zorundayız. Gerek Bakanlığımız gerekse Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu yani BTK elektronik haberleşme sektörü ve siber güvenlik alanında çalışmalarını sürdürmektedir. BTK, elektronik haberleşme sektörüne yönelik olarak regülatif anlamda görevlerini yerine getirirken bir yandan da kendisine verilen görev ve sorumluklar gereği ulusal siber güvenliğin sağlanmasına yönelik faaliyetler yürütmektedir” şeklinde konuştu.

Ulusal siber güvenliğin sağlanmasında, yerli ve milli çözümlerin önemine vurgu yapan Sayan, geliştirilen AVCI, AZAD, KASIRGA gibi uygulamalara dikkat çekti ve ekledi: “Geliştirdiğimiz bu uygulamalar, son kullanıcılara yönelik mağduriyetlerin engellenmesinde kullanıldığı gibi siber casusluk saldırılarına karşı da etkili tespitler yapabilmektedir. Başta kritik kamu kurumları olmak üzere internete açık kaynakların taranarak zafiyetlerin tespit edilmesi sağlanmaktadır. Ayrıca, kullandığımız tuzak sistemlerle, saldırı kaynaklarının tespiti yapılabildiği gibi saldırganların davranış biçimleri ve saldırılara ilişkin detayların analizi de mümkün olmaktadır.”

Program panelistlerin blok zincir, siber güvenlik gibi alanlarda yaptığı sunumlarla devam etti. İki gün sürecek etkinlikte aynı konular tüm detaylarıyla uzman kişiler tarafından masaya yatırılacak.